43 Bin Yıllık Köklere Yolculuk Sayılarla Büyüleyici Hikaye
"Matematiğin Kökenleri ve Evrimi" #Matematik #BilimlerinTemeli #Tarih #Köken #Evrim #Sayma #Hesaplama #Geçmiş

Matematiksel düşüncenin temelinde yatan sayma, Homo sapiens'in Afrika'da başlattığı bir uygulamadır. İlk kanıtlardan biri, yaklaşık 20 bin yıl öncesine ait olan ve Kongo bölgesinde bulunan Ishango kemiğidir. Bu kemiğin üzerindeki paralel çentikler, muhtemelen altı aylık bir takvimi temsil ediyor olabilir.
Lebombo kemiği ise 43 bin yıl öncesine dayanan daha eski bir örnektir. Güney Afrika'da keşfedilen bu kemik, 29 günlük ay döngüsünü veya kadınların adet döngüsünü takip etmek için kullanılmış olabilir. Danimarkalı matematik tarihçisi Jens Høyrup'a göre, bu sayma sistemlerinin ilham kaynağı gece ve gökyüzü olabilir. Yıldızlar ve ay, insanların sayma sistemlerini oluşturmasında büyük rol oynamış olabilir.
Matematiğin bir sonraki evrimi, Sümerler tarafından Mezopotamya'da gerçekleştirildi. M.Ö. 4500'lerde yaşayan Sümerler, çivi yazısını ve 60 tabanlı sayı sistemini geliştirdiler. Bu sayı sistemi günümüzde hala zaman ölçümünde ve trigonometride kullanılmaktadır.
Sümerler sadece aritmetiği değil, aynı zamanda cebiri de geliştirdiler. Bilinmeyen değerlerin sembollerle temsil edilmesi ve çarpma-bölme tabloları gibi araçlar bu döneme aittir. Ayrıca, alan hesaplamaları yaparak sulama sistemlerini ve tarım arazilerini planladılar. Matematiksel gelişimin, Sümer bürokrasisinin ihtiyaçlarından kaynaklandığı düşünülmektedir.
Antik Mısır, Yunan, Hint ve Çin uygarlıkları da matematiğe önemli katkılarda bulundular. Ancak modern matematiğin önemli bir adımı, 17. yüzyıl Avrupa'sında atıldı. Bu dönemde, kalkülüs adı verilen sistem geliştirildi ve mühendislik ile bilimde büyük bir etkiye sahip oldu.
Tepkiniz Nedir?






