İnsan-Makine dönemi resmen başladı: Çin’in sır gibi projesi ortaya saçıldı!
ABD’li istihbarat kaynaklarına göre Çin, yapay zeka yarışında devrimsel bir adım atıyor: Beyin-bilgisayar arayüzleriyle insan zihnini makinelerle entegre etmeyi hedefliyor. Eski bir CIA yetkilisinin ortaya çıkardığı gizli belgeler, Pekin’in sadece yapay zekayı değil, insan zihnini de dönüştürmek istediğini iddia ediyor.

Yapay zekâ alanında ABD ile kıyasıya bir rekabet içinde olan Çin, bu kez radikal bir teknolojiye yönelmiş durumda: Beyin-bilgisayar arayüzleri (Brain-Computer Interface - BCI). Bu teknoloji, insan beynini doğrudan dijital sistemlere bağlamayı ve insan ile makine arasında doğrudan iletişim kurmayı amaçlıyor.
ABD’de eski bir CIA görevlisi olan William Hannas’ın ulaştığı Çin hükümeti belgeleri, Pekin’in “beyinden ilham alan yapay zeka” yaklaşımlarına büyük fonlar ayırdığını ve hedefinin yalnızca zeki makineler değil, makinelerle birleşmiş bir insan zekâsı yaratmak olduğunu ortaya koydu.
İnsan beynine kablo mu bağlanacak?
Çin’in geliştirmeye çalıştığı BCI sistemleri üçe ayrılıyor:
- İnvaziv: Beyin dokusuna elektrot yerleştirilen sistemler, doğrudan sinirsel sinyalleri okuyabiliyor.
- Minimal İnvaziv: Beyne temas etmeden yakın çevresine yerleştirilen implantlarla çalışıyor.
- Non-İnvaziv: Dışarıdan, örneğin kafa derisine yerleştirilen sensörlerle sinyalleri algılayan sistemler.
Bu sistemlerin amacı, insanın bilişsel performansını artırmak, makineyle iş birliğini maksimum seviyeye çıkarmak ve nihayetinde insan ile yapay zekayı bütünleştirmek.
Çin, klasik yaklaşımı reddediyor
ABD, yapay zekâda daha çok dil modelleri ve veri güdümlü sistemler üzerine yoğunlaşırken; Çin, yapay genel zekâ (AGI) alanında klasik yöntemleri sorguluyor. Georgetown Üniversitesi Güvenlik ve Gelişen Teknolojiler Merkezi’nden William Hannas’a göre Çin’in yaklaşımı, insanın beyin yapısını ve bilişsel işleyişini taklit ederek AGI’ye ulaşmayı hedefliyor.
Hannas, “İnsan seviyesinde zekâya ulaşmak, sadece parametreleri büyütmekle olmaz. Çin, bunun farkında ve doğrudan beyin işleyişinden ilham alıyor” diyerek Çin’in vizyonunu özetliyor.
Devlet destekli Transhümanizm mi?
Washington Times’a göre, Çin medyasında yayınlanan bazı resmi açıklamalarda, “geleceğin yapay zekâsının insanın fiziksel bir parçası haline geleceği” belirtiliyor. 2018 yılında, bu alanda çalışan iki yabancı teknoloji uzmanının da Çin tarafından işe alındığı bildirildi.
Bu gelişmeler, Çin’in yalnızca dijital teknolojilerde değil, aynı zamanda insanın biyolojik sınırlarını aşmayı hedefleyen transhümanist bir yönelime girdiğine işaret ediyor.
ABD yönetimi ise Çin’in bu atılımlarını dikkatle takip ediyor. Beyaz Saray Bilim ve Teknoloji Ofisi eski direktörü Michael Kratsios, yaptığı açıklamada Çin’in yapay zekâ inovasyonunun “hızlandığını” kabul ederken, ABD’nin hâlâ lider konumda olduğunu vurguladı.
Hissedebilen yapay zeka dönemi
Çin’in bu hamlesi, teknolojik bir atılım olmanın ötesinde; insanın tanımını, sınırlarını ve geleceğini kökten değiştirmeye yönelik bir vizyon barındırıyor. BCI teknolojileri sayesinde “okuyabilen, düşünebilen, hatta hissedebilen” yapay zekâ sistemlerinin önü açılırken, bu aynı zamanda etik, güvenlik ve özgürlük konularında yeni bir tartışma alanı yaratıyor.
Bu yarış sadece teknolojik üstünlük için değil, insanlık tarihinin geleceğini kim şekillendirecek sorusuna da cevap arıyor.
Tepkiniz Nedir?






